Herkesin tüplü dalışa başlamak için farklı nedenleri vardır. Bazı insanlar doğal hayatla ilgilenirken diğerleri kendilerini zorlamanın ve korkularını aşmanın yeni yollarını arayabilir. Sebep ne olursa olsun, yeni bir maceraya atılmadan önce göz önünde bulundurman gereken şeyler var. Aşağıda, tüplü dalışa yeni başlayanlar için ipuçlarımızı bulabilirsin.
1. Suyla tanış
Dalmaya başlamayı düşünmenin sebebi her ne olursa olsun, suda rahat olman çok önemli. İlk dalış kursunun (PADI Açık Deniz Tüplü Dalış sertifikası ya da dengi bir sertifika) bir parçası olarak, 10 dakika boyunca, suyun üzerinde el ve ayaklarını kullanarak dik biçimde ya da sırtüstü veya yüzüstü kalabilmen ve 200 metre yüzebilmen gerekecek.
Bunu okyanusta yapabileceğinden yüzde yüz emin değilsen kursa başlamadan önce havuzda birkaç saat geçirmek kendine çok daha fazla güvenmeni sağlayacaktır.
2. Gözlerini aç
Havuzda yüzme alıştırması yaparken su altında gözlerini açmayı dene. Birçok insan suyun altında gözlerini açma konusunda kendi kendini korkutur ama aslında su aslında göz yakmaz ve suyun altında şaşırtıcı derecede iyi görebilirsin.
Kurs sırasında, su altında bir dakika boyunca gözlüksüz kalman gerekecek ve senden gözlüksüz yüzmen istenecek.
Suyun altında gözlerini açma konusunda ne kadar rahat olursan, kurs sırasında gereksiz yere strese kapılma ihtimalin o kadar düşer.
3. Satın almadan önce dene
Uçak bileti aldıktan ve ömründe bir kez yapacağın bir dalış
tatiline tonla para harcadıktan sonra gideceğin yere varıp da dalmanın gerçekten sana göre bir şey olup olmadığını merak etmek istemiyorsan önce evinin yakınındaki bir dalış merkezini ara ve havuzda “deneme dalışı” yap.
Bunu genelde akşamları ya da hafta sonları yapabilirsin ve seanslar genelde bir iki saat sürer. Böylece temel teorileri öğrenir, yeni yetenekler edinmiş olur ve suyun altında nefes almanın hissettirdiği özgürlüğün tadını çıkarırsın.
4. Dalış yerini seç
Kaplumbağalarla yüzmek için yanıp tutuşuyor musun? Dalış için doğru yeri seçmeye dikkat et
Özellikle dalmayı öğrenmek için
tatile çıkmayı planlıyorsan, göz önünde bulundurman gereken birçok faktör var. Dalışla ilgili, hesaba katılması gereken ana faktörler akıntılar, görüş mesafesi ve suyun sıcaklığıdır. Doğru koşullara sahip bir yeri seçerek, dalış deneyimini olabildiğince stressiz hale getirebilirsin.
Örneğin, yazın
Fethiye’de, akıntı yokken, görüş mesafesi 30 metreden fazlayken ve su 27 dereceyken dalmak, kuvvetli akıntıların olabildiği, görüş mesafesinin beş metrenin bile altına düştüğü ve soğuk suyun zaman zaman su geçirmez dalgıç kıyafetleri gerektirdiği İngiltere’de dalmaktan çok daha kolaydır.
Hesaba katılması gereken bir başka faktör de, daldığında ne görmek istediğindir. Farklı canlı türlerinin gelişip serpildiği farklı yaşam ortamları vardır; yani, gönlünde kaplumbağa görmek varsa, bu canlıların yaygın bir biçimde bulunduğu bir bölgeyi seçmelisin.
5. Bir dalış merkezi bul
Seçtiğin yerdeki en iyi dalış merkezini bulmanın en kolay yolu, yorumları okumaktır. İnternete gir ve araştırma yap. Tavsiyelerini ve deneyimlerini paylaşmak isteyen insanlarla dolu birçok çevrimiçi forum mevcut.
Tavsiye alabileceğin bir başka faydalı site de, acemilerin sorular sormaya teşvik edildiği ve daha deneyimli dalışçıların onlara seve seve yardım ettiği.
6. Zamanını dengeli kullan
PADI kursları sunan bir dalış merkezi seçersen, kursunu şekillendirme açısından birçok seçeneğin olur. Yaklaşık dört gün süren kursu
tatildeyken tamamlayabileceğin gibi, İnternet üzerinden ders alıp kursun teorik bölümünü evinin konforunu terk etmeden aradan çıkarabilir, bir gününü sınıfta geçirmekten kurtulabilirsin.
Biraz daha iyi organize olmayı gerektiren bir başka seçenek de, hem teorik kısmı hem de havuz kısmını evde tamamlamak, ardında yurt dışına çıkıp açık denizde dalma kısmını güzel bir yerde gerçekleştirmektir.
Tatillerin kısıtlıysa ve kursu daha yavaş tamamlamak istersen bu senin için kusursuz bir seçenek olabilir.
7. Hemen dalış ekipmanı satın alma
Tüplü dalış ekipmanına sahip olmak hoş olabilir ama her şeyi satın almadan önce bir iki kez dalış yap
Kursa başlamadan önce ekipman satın almana hiç gerek yok. Deniz gözlüğü ya da bir çift bot almanın elbette sakıncası yok ama en az birkaç dalış yapmadan denge yeleği ya da regülatör gibi büyük malzemeler satın almaktan kaçın.
Ekipmanından ne beklediğine karar vermen zaman alacak ve zaman içinde ilgi alanların değiştikçe ihtiyaçların da değişecek.
Bu ekipmanlar epeyce pahalı, o yüzden satın aldığın malzemeleri düzenli olarak kullanacağından emin ol. Her yıl sadece bir hafta dalacaksan, ekipman kiralamak senin için daha uygun olabilir.
8. Dalış ciddi bir iştir
Tatilde olsan bile, dalışın ciddi bir spor olduğunu ve dalarken kazalardan kaçınmak için çok dikkatli olman gerekeceğini unutma. Dalıştan önceki gece yeterince uyumayı, fazla alkol almamayı ve dalışın sabahında kahvaltı yapmayı ihmal etme.
Bu faktörler yalnızca dalıştan alacağın keyfi etkilemez (akşamdan kalmayken tekneye binmek pek eğlenceli değildir!), aynı zamanda vurgun yeme ihtimalini de artırır.
Dalış kazaları ender olsa da, tatildeyken gerçekleştireceğin bütün aktiviteleri içine alan, kapsamlı bir sağlık sigortası yaptırmayı unutma. Bir sonraki tatilin için rezervasyon yaptırmadan önce seyahat sigortasıyla ilgili temel bilgileri mutlaka edin.
9. Her zaman soru sor!
Dalarken kendini güvende hissetmeni sağlayacak en önemli şeylerden biri, bu işin fiziksel yanını ve ekipmanının çalışma prensiplerini anlamaktır. Anlamadığın ya da hatırlamadığın bir şey olursa eğitmenine sor!
Eğitmenin sorabileceğin her soruyu muhtemelen önceden de duymuştur ve hiçbir soru aptalca değildir. Eğitmenler, gereksiz yere tedirgin olman yerine bir şeyi sana tekrar açıklamayı yeğler.