Dalyan
Akdeniz kıyısında bulunan; hem deniz hem doğa hem de tarih ve
tatil kavramlarını adeta birbirinin içine geçtiği muazzam bir tatil bölgesi.
Fethiye ile
Marmaris arasında yer almakta olan
Dalyan, Muğla ’nın Ortaca İlçesi´ne bağlıdır ve yaklaşık 5 bin kişilik nüfusa sahip bir kasabadır.
Dalyan Boğazı olarak isimlendirilen, Köyceğiz Gölü ve Akdeniz arasında kıvrılarak uzamakta olan yeşil sazlık ve lagünlerin kenarına kurulmuş olan bir yerleşim yeridir. Tatilcileri kendine hayran bırakacak muhteşem yerlere sahip bir bölgedir.
Yukarıda bahsettiğimiz gibi, Muğla’nın Ortaca ilçesine bağlı olan
Dalyan, etkileyici tarihi kalıntılara sahiptir. Bunlardan bir tanesi ( ve ayrıca en ünlülerinden bir tanesi ) kasabanın hemen yanı başında, mimari olarak dünyada neredeyse bir eşi daha bulunmayan kayalara oyularak ortaya çıkartılmış olan Kral Mezarları´dır. Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerinden biri olan Kaunos Antik Kenti de kasabanın tam karşısında yerini almaktadır…
Labirenti andırmakta olan sazlıkların arasından süzülerek ilerleyen tekneler misafirleri, Avrupa’nın en iyi plajları arasında yer almayı başarmış olan İztuzu Plajı´na ulaştırmaktadır. Bu plajda gerçekten olağanüstü bir ekosistem mevcuttur. Bir tarafınız masmavi bir Akdeniz iken, diğer bir tarafınız ise tatlı sudur. Caretta carettalar, mavi yengeçler, Nil kaplumbağaları gibi türlerin yanı sıra neredeyse 180 kadar kuş türü de bu ekosistemin bir parçası olarak bulunmaktadır. Bütün bu ayrıntılar, bölgenin ekolojik zenginliğini ve sahip olduğu muhteşem coğrafyayı ortaya koymaktadır.
Kargıcak, Aşı ve Ekincik Koyu da denizin keyfini çıkarabileceğiniz en güzel yerler arasında. Dağların arasından gelen serin suların yaratmış olduğu çay üzerine kurulmuş olan salıncaklarda sallanarak çocukluğunuza dönmenize yardımcı olacak Yuvarlak Çay ise çok ayrı bir güzelliğe sahip. İşte Dalyan’da mutlaka gezmeniz gereken yerler;
İztuzu Plajı
İztuzu Plajı, Radar Tepesinin eteklerinden başlayarak tatlı suyun Akdeniz ile birleşmekte olduğu
Dalyan Boğazına kadar, yaklaşık 5 km bir yay gibi uzayan altın sarısı kuma sahip enfes bir yer. Bünyesinde bulundurduğu muazzam ekosistem ve sahip olduğu çevresel bütün özellikleri burayı ayrı bir değerli yapıyor. Dünya üzerinde tatlı su ve deniz suyu arasında yer alan nadir plajlardan bir tanesi İztuzu Plajı. İztuzu Plajı, ince kumlu yapısından dolayı mayıs-eylül ayları arasında Caretta Caretta cinsi deniz kaplumbağalar tarafından yumurtlama alanı olarak kullanılıyor. Bu dönemde kaplumbağaların rahatsız olmaması için 20.00-08.00 saatleri arasında ziyarete kapalı tutulan kumsal, tuzlu ve tatlı su arasında uzanan ender plajlardan birisi konumunda. Kara yolu ile rahatça ulaşabileceğiniz plajda gün içerisinde
Marmaris,
Fethiye,
Bodrum gibi yerlerden gelen tur tekneleri sayesinde anlık yoğunluk yaşanabiliyor.
Kaunos Antik Kenti
Dalyan’ın hemen karşısında Çandır Köyü’nün sınırları içerisinde yer alan Kaunos Antik Kenti, geçmiş zamanlarda Akdeniz’e kıyısı olan ve oldukça büyük bir öneme sahip olan bir liman kentiydi. Kaunos’un, MÖ 10. yüzyıla kadar, eski bir yerleşim yeri olduğu bilinmekte. Zaman geçtikçe limanın alüvyonlarla dolması yüzünden liman özelliğini kaybederek terkedilmiş.
Kaunos Kral Mezarları
Dalyan’da gezilecek yerler arasında bulunan ve belki de mutlaka gezilmesi gereken en önemli yer; Kaunos Kral Mezarları. Bu kentin fazlasıyla zengin geçmişinden kalmış olan en güçlü izler belki de bu Kral Mezarları. Kayalıkların sağ tarafında yer alan altı tane tapınak tarzındaki mezar, kayalara adeta bir heykeltıraş inceliği ile oyulmuş. Döneminin en yetenekli taş ustalarının ellerinden çıkmış olan bu kaya mezarları, çok güzel süslemelere ve ince ince detaylara ev sahipliği yapıyor.
Radar Tepesi
Geniş bir açıklıkta bulunan, en güzel manzaraya sahip olan yer. Radar Tepesinde harika bir manzara sizi bekliyor. Muazzam Dalyan fotoğrafları çekmek için gerçekten de en mükemmel nokta burası olacaktır…
Kargıcak Koyu
Yerel halkın isimlendirmesi ile “Kara Salih”, ancak resmi olarak “Kargıcak” olarak bilinmekte olan harika bir koy Kargıcak Koyu. Radar Tepesine gitmekte olan yoldan gidiliyor bu Kargıcak Koyuna da. Yolu fazla virajlı ve kesinlikle iyi değil ancak yine de görülmeye de gitmeye de değer bir yer.
Yuvarlak Çay
Serin suları ile ünlü olan Yuvarlak Çay, kelimenin tam anlamıyla bir sayfiye yeri. Ailenizle birlikte gelerek çayın üzerine kurulmuş olan çardaklarda mangal yakarak, soğuk mu soğuk çayda yüzerek gününüzü oldukça eğlenceli bir şekilde geçirebilirsiniz.
Likya Kaya Mezarları
Ülke tanıtımında da sıklıkla kullanılan Likya Kaya Mezarları, Kaunos Antik Kenti’nde yaşayan halk tarafından oluşturulmuş. İster denizden isterseniz de karadan ulaşabileceğiniz mezarların en eskisi M.Ö. 4. yüzyılın 2. çeyreğine tarihlendirilmiş. Aşağısındaki suya yansıyan görüntüleriyle fotoğraf çekmeyi sevenlere eşsiz manzaralar sunan kaya mezarları, yabancı toplulukların akınları sonucu yarım kalan büyük mezarla birlikte toplam 6 gruptan oluşuyor.
Sülüngür Gölü
Ziyaret için en uygun döneminin nisan-ekim ayları arası olduğu Sülüngür Gölü, Köyceğiz Gölü’nü Akdeniz’e bağlayan Köyceğiz–
Dalyan Lagün Sistemi’nin bir parçasını oluşturuyor. Kıyısının bir bölümü çam ormanlarıyla kaplı gölde balık kooperatifi tarafından çipura ve levrek yetiştirildiği için çevresinde konaklamaya izin verilmiyor. Ancak uzunluğu 2 kilometreyi, genişliğiyse 1,5 kilometreyi bulan Sülüngür’ün tuzlu suyunda yüzerek serinleyebilirsiniz.
Tipik bir Ege köyü havasındaki mahallede her cumartesi kurulan pazarı, hem yöresel eşyaları hem de bölgenin verimli arazilerinde yetişen tarım ürünlerini satın almak için
Dalyan gezilecek yerler listenize ekleyebilirsiniz. Bölgenin güler yüzlü, dost canlısı insanının
Dalyan Pazarı’na getirdiği ürünler, çeşitlilikleri nedeniyle neredeyse her zevke hitap ediyor. Rengârenk tezgâhlarının arasında dolaşırken fotoğraf çekecek ideal kareleri kolayca yakalayabileceğiniz pazarda karnınız acıkırsa köylü kadınlar tarafından yeni yapılmış bir gözlemeyle karnınızı doyurmanızı tavsiye ederim.
Ekincik Koyu
Caretta Caretta’ların yumurtladığı alanlardan birisi olan Ekincik Koyu, doğallığını koruyan eşsiz güzellikleri sayesinde hem karadan hem de denizden gelen pek çok tatilciye hayatlarında unutamayacakları anlar yaşatıyor. Günübirlik denize girmenin yanı sıra tesisleri sayesinde konaklama için de tercih edebileceğiniz koydan hareket eden teknelerle çamur banyosu yapabileceğiniz Sultaniye, Delibey, Gelgirme gibi kaplıcalara ulaşabilirsiniz. Sakinliği ile ön plana çıkan koyda ayrıca yemek yiyebileceğiniz çok güzel restoranlar da faaliyet gösteriyor.
Bacardi Koyu
Yerel halk tarafından “Kara Salih”, resmi olaraksa “Kargıcak” olarak adlandırılan Bacardi Koyu, Dalyan’da rahatsız edilmeden denize girip; güneşlenebileceğiniz bakir yerlerden bir tanesi. Araçların geçebileceği bir yolu olmadığı için sadece yaya ulaşabileceğiniz koy, neredeyse çakıl büyüklüğünde kumla kaplı 200 metrelik sahile sahip. İztuzu Plajı’nın solunda kalan koyun denizi ise kimi zaman hırçın olabiliyor.
Aşı Koyu
Dalyan’a 20, Sarıgerme’ye ise 14 kilometre uzaklıktaki Aşı Koyu, büyük şehrin gürültüsünden uzaklaşmak ve kafa dinlemek isteyenler için ideal ortama sahip bir yer. Patikalardan yürüyerek ulaşabileceğiniz koy, el değmemiş doğası nedeniyle deneyimli gezginlerin uğrak yeri konumunda. Eğer dalış yapmayı seviyorsanız, koyun zengin su altı çeşitliliğini rahatsız edilmeden deneyimleyebilirsiniz.
Sultaniye Kaplıcaları
Köyceğiz Gölü´nün güney batısında Ölemez Dağı´nın eteklerinde yer alan Sultaniye Kaplıcaları´nın tarihi günümüzden binlerce yıl öncesine dayanır.
M.Ö. 100 yıllarında Kaunoslular tarafından kullanıldığı bilinmektedir. Bizans döneminde ise genişletilerek konaklama tesisleri yapılmıştır.
Günümüzde Bizans döneminde yapılan tesisler Köyceğiz Gölü´nün suları altında kalmıştır. Roma döneminde kapsamlı bir hastane haline getirilmiştir. Kaynaklara göre, hastanenin girişine "Tanrılar adına buraya ölüm giremez" diye yazılmıştır. Ölemez Dağı da adını buradan almıştır.
Sultaniye kaplıcaları, Romatizma, böbrek ve idrar yolları rahatsızlıkları, metabolizma bozuklukları, ruhsal yorgunluk, cilt ve kadın hastalıkları gibi birçok hastalığa direk tedavi olarak şifa gösterilir. Sultaniye Kaplıcaları’nın suyu kalsiyum klorür, kalsiyum sülfat, kalsiyum sülfür, bromür, radon ve radyoaktif maddeler içermektedir. Su sıcaklığı 39 derece olan Sultaniye Kaplıcaları Türkiye´nin en yüksek radyoaktiviteye sahip kaplıcasıdır (98.3). Radon değeri açısından da dünyada Endonezya’daki kaplıcadan sonra ikinci sırada yer almaktadır. Burada güzellik çamuru vardır. Vücuda sürülmesiyle teni yumuşatıp, kırışıkları giderdiği söylenmektedir. Sultaniye Kaplıcası, Köyceğiz Belediyesi tarafından işletilmekte tesis bünyesinde ahşap konaklama ve insanların günlük faydalanabileceği restoranı mevcuttur.